Konut Dokunulmazlığının İhlali (TCK m.116)

Evimiz, kendimizi güvende ve huzurlu hissettiğimiz, özel alanımızdır. Bu alanın dokunulmazlığı, hem Anayasamız hem de uluslararası hukuk tarafından güvence altına alınmıştır. Peki, bir kişi konutumuza rızası dışında girerse veya girdikten sonra çıkmazsa ne olur? İşte bu noktada, “konut dokunulmazlığının ihlali suçu” devreye girer.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçu Nedir?

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 116. maddesinde düzenlenen konut dokunulmazlığının ihlali suçu, bir kişinin konutuna, işyerine veya eklentilerine rızası dışında girmek veya rıza ile girildikten sonra rızasına aykırı olarak çıkmamak olarak tanımlanır. Bu suç, kişinin özgürlük hakkını ve özel alanını korumayı amaçlar.

Suçun Unsurları

Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşabilmesi için bazı unsurların bir arada bulunması gerekir:

  • Fiil: Kişinin konuta, işyerine veya eklentilerine rızası dışında girmesi veya rıza ile girildikten sonra rızasına aykırı olarak çıkmaması.
  • Fail: Bu suçu herkes işleyebilir. Ancak, aynı konutta yaşayan aile bireyleri veya eşler arasında meşru bir amaçla gerçekleştirilen eylemler suç sayılmaz.
  • Mağdur: Konut, işyeri veya eklentileri üzerinde hak sahibi olan ve rızasını açıklamaya yetkili olan kişidir.
  • Hukuka Aykırılık: Eylemin, hak sahibinin rızasına aykırı olması gerekir. Rıza, açık veya örtülü olabilir. Örneğin, bir mağazaya açılış saatleri içinde girmek, örtülü rıza sayılır.
  • Manevi Unsur: Suçun kasten işlenmesi gerekir. Yani, failin eylemini bilerek ve isteyerek gerçekleştirmesi gerekir.

Suçun Nitelikli Halleri

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, bazı durumlarda nitelikli hal olarak kabul edilir ve cezası artırılır. Bu haller şunlardır:

  • Cebir veya tehdit kullanmak: Fail, konuta girmek veya çıkmamak için şiddet veya tehdit kullanırsa, ceza artırılır.
  • Gece vakti işlemek: Suçun güneşin batmasından bir saat sonra ve doğmasından bir saat önce işlenmesi halinde ceza artırılır.
  • Silahla işlemek: Fail, suçu işlerken silah kullanırsa, ceza artırılır.
  • Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması: Fail, maske takmak veya kılık değiştirmek gibi yollarla kendini tanınmaz hale getirirse, ceza artırılır.
  • Birden fazla kişi tarafından birlikte işlemek: Suç, en az iki kişi tarafından birlikte işlenirse, ceza artırılır.
  • Suç örgütünün korkutucu gücünden yararlanmak: Fail, bir suç örgütünün yarattığı korku ve baskı ortamından yararlanarak suçu işlerse, ceza artırılır.
  • Kamu görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak: Fail, kamu görevlisi ise ve bu görevin sağladığı yetkiyi ve gücü kullanarak suçu işlerse, ceza artırılır.

Suçun Cezası

Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun cezası, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır. Suçun nitelikli hallerinde ise ceza 1 yıldan 3 yıla kadar olabilir. Ayrıca, suçun işlendiği yer bir işyeri ise ve bu işyeri halka açık bir yer değilse, ceza 6 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası olabilir.

Şikayet ve Zamanaşımı

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, şikayete bağlı bir suçtur. Yani, mağdurun şikayetçi olması halinde soruşturma ve kovuşturma yapılabilir. Şikayet süresi, 6 aydır. Dava zamanaşımı ise 8 yıldır.

Uzlaştırma

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, uzlaştırma kapsamına giren bir suçtur. Yani, mağdur ve şüpheli arasında uzlaşma sağlanırsa, dava düşer.

Yargıtay’a Göre Suçun Unsurları

1. Failin Konuta Tüm Vücuduyla Girmesi Gerekir

Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 18.10.2018 tarihli ve 2015/13-332 Esas, 2018/451 Karar sayılı kararında, suçun oluşabilmesi için failin konuta tüm vücuduyla girmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu karara konu olayda, sanık bir işyerinin vitrin camını kırarak elini içeri uzatmış ve buzdolabından et çalmıştır. Yargıtay, sanığın iş yeri içerisine girmediği, sadece elini uzattığı için konut dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşmadığına karar vermiştir.

2. Hak Sahibinin Rızası Esastır

Yargıtay 18. Ceza Dairesi’nin 05.12.2018 tarihli ve 2018/4938 Esas, 2018/16460 Karar sayılı kararında, suçun oluşabilmesi için eylemin hak sahibinin rızasına aykırı olması gerektiği belirtilmiştir. Bu karara konu olayda, sanık ev sahiplerinin rızasıyla evde misafir olarak kalmış ve daha sonra evden ayrılmıştır. Yargıtay, sanığın konuta rızayla girdiği için konut dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşmadığına karar vermiştir.

3. Ortak Kullanımda Rızanın Meşru Amaçlı Olması Şarttır

Yargıtay 18. Ceza Dairesi’nin 06.04.2016 tarihli ve 2015/29125 Esas, 2016/7044 Karar sayılı kararında, konutun birden fazla kişi tarafından kullanılması halinde, rıza açıklamasının meşru bir amaca yönelik olması gerektiği vurgulanmıştır. Bu karara göre, eşlerden birinin, diğer eşin rızası olmadan üçüncü bir kişiyi eve alması halinde, konut dokunulmazlığının ihlali suçu oluşabilir.

4. Eşlerden Birinin Rızası Olmadan Konuta Girmek Suçtur

Yargıtay 2. Ceza Dairesi’nin 03.03.2011 tarihli ve 2009/37642 Esas, 2011/4276 Karar sayılı kararında, eşlerden birinin, diğer eşin rızası olmadan konuta girmesinin konut dokunulmazlığının ihlali suçunu oluşturabileceği belirtilmiştir. Bu karara konu olayda, sanık, kendisini terk eden eşini geri getirmek için kayınpederinin evine balkondan girmiştir. Yargıtay, sanığın konut dokunulmazlığını ihlal suçundan cezalandırılmasına karar vermiştir.

Bu örnekler, Yargıtay’ın konut dokunulmazlığının ihlali suçu ile ilgili verdiği kararlardan sadece birkaçıdır. Bu kararlar, suçun unsurları, nitelikli halleri ve cezası konusunda önemli ilkeler belirlemekte ve uygulamada birlik sağlanmasına yardımcı olmaktadır.

Sonuç

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, kişinin özel alanını ve özgürlüğünü korumayı amaçlayan önemli bir suçtur. Bu suçun işlenmesi, hem cezai yaptırımlar hem de sosyal ve psikolojik sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, konut dokunulmazlığına saygı göstermek ve başkalarının özel alanını ihlal etmemek büyük önem taşımaktadır.

Konut Dokunulmazlığının İhlali (TCK m.116) QR Kodu